Bölgesel istişare toplantısına MHP’den tam kadro katılım
MHP, "Güçlü Siyaset, Lider Türkiye, Hedef 2023-Siyasette Yeni Dönem: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve Stratejik Hedefler" konseptiyle Ankara’da bölgesel istişare toplantısı düzenledi.
MHP, "Güçlü Siyaset, Lider Türkiye, Hedef 2023-Siyasette Yeni Dönem: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve Stratejik Hedefler" konseptiyle Ankara’da bölgesel istişare toplantısı düzenledi.
Toplantılarda, Meclis çalışmaları, Cumhur İttifakı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, siyasi, sosyal ve ekonomik gelişmelerin yer aldığı iç ve dış gündem konuları masaya yatırılırken, toplantıya çevre illerden bir çok parti mensubu katıldı.
İstişare toplantısına Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, MHP İlçe Başkanı Av.Serdar Tekin ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya da toplantıda bir konuşma yaptı.
Karakaya, partisinin Ankara Bölge İstişare Toplantısında yaptığı konuşmada, toplantıya katılmak üzere Bartın'dan yola çıkan parti heyetini taşıyan otobüsün sabah saatlerinde kaza yapması sonucunda iki dava arkadaşının vefat etmesi ve çok sayıda arkadaşlarının da yaralanmasının kendilerini derinden üzdüğünü belirtti.
Kazada hayatını kaybeden Bartın Belediye Başkan Yardımcısı ve Belediye Meclis Üyesi Ahmet Kömeç ile Bartın İl Yönetim Kurulu Üyesi Murat Sevilmiş'e Allah'tan rahmet, ailelerine ve MHP camiasına başsağlığı dileklerini ileten Karakaya, aralarında Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın'ın da bulunduğu 14 yaralı için de şifa dileğinde bulundu.
Karakaya, günümüzde insanlığın çevre sorunundan enerji sorununa, bulaşıcı hastalıklardan adalet sorununa, küresel terör sorunundan küresel eşitsizlik sorununa, uzayın kirlenmesi sorunundan teknolojinin insan fıtratına müdahale sorunlarına varan sinsi, çok boyutlu ve çok çeşitli tehlikelerle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
Egemen güçlerin dünyanın hiçbir sorununa çözüm ortağı dahi olmadığını, bilakis bu sorunlara kaynaklık yapmakta olduklarına işaret eden Karakaya, "ABD, yıllardır küresel terör örgütü YPG/PKK'ya maddi ve manevi her türlü desteğini sürdürmektedir. ABD, yıllardır FETÖ'yu koynunda beslemektedir. Aynı ABD bu sefer, Türk milletinin göz bebeği Ülkü Ocaklarını hedef almıştır. Güya, Ülkü Ocaklarının terörle ilişkisi olup olmadığını araştıracaklarmış." ifadelerini kullandı.
Karakaya, Ülkü Ocaklarının yarım asrı aşan süredir eğitim ve kültür alanında faaliyet gösterdiğini, yasal ve tüm faaliyetleri şeffaf bir gençlik organizasyonu olduğunu ifade ederek, "ABD'nin bunu bilemeyecek kadar basit istihbarattan yoksun olması mümkün olabilir mi? Eğer öyleyse, ABD'nin küresel gücü küresel çöp olmuştur. Tasarı teklifini veren Yunan orijinli Dina Titus'un, tasarı öncesinde FETÖ'nün manevi oğlu olarak tanınan Enes Kanter ile görüşmesi sanırım birçok şeyi anlatmaya yetecektir." değerlendirmesini yaptı.
- "Kara propagandadan başka bir şey değildir"
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin birisi halk oylaması diğeri de 24 Haziran 2018 genel seçimleri olmak üzere Türk milletinden doğrudan doğruya iki kez onay aldığını belirten Karakaya, "Unutmayalım ki, hükümet sistemleri siyasal sistemlerin önemli bir parçasıdır, ancak tamamı değildir. Son zamanlarda, siyasal sistemin diğer unsurlarına ait eksiklikler ve bunların yeni sistemle olan uyumsuzlukları, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne mal edilmeye çalışılmaktadır. Bu, kara propagandadan başka bir şey değildir." ifadesini kullandı.
Karakaya, bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin zorunlu uyum yasalarının önemli ölçüde tamamlandığını anımsatarak, "Cumhuriyetin 100'ncü yılında 100 maddelik anayasa önerisi, Siyasi Partiler Kanunu değişikliği, Seçim Kanunları değişikliği, Siyasi Etik Kanunu'nun çıkarılması, milletvekili dokunulmazlığı, TBMM İçtüzüğünün yeni sistemle uyumlaştırılması, Kamuoyu Araştırmaları Kanunu'nun çıkarılması bunlardan bazılarıdır. Yürütme ve yargıya yönelik ilave önemli değişiklik ve düzenlemeler de önerilerimiz arasındadır. Cumhur İttifakı olarak uyum içerisinde sürdürdüğümüz çalışmalarımız, önümüzdeki aylarda bu konularda yoğunlaşarak devam edecektir." bilgisini verdi.
- "Sistemsel krizler çözülmüştür"
Parlamenter sistemde, çok partili seçimlere geçilen 1946'dan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne kadar geçen 72 yılda görev yapan 51 hükümetin ortalama ömrünün 17 ay olduğuna işaret eden Karakaya, şunları kaydetti:
"Bu hesaba göre, parlamenter sistem uygulanıyor olsaydı 2018'den bu yana iki hükümetin gidip üçüncüsünün gelmiş olması gerekirdi. Böyle bir istikrarsızlığın kimlerin, hangi kesimlerin işine yarayacağını da iyi düşünmek gerekir. Bugün Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne şiddetle karşı duranları ve bunların siyasi istek ve taleplerini de iyi anlamamız lazım. Mecliste yaşanan Cumhurbaşkanı seçememe krizleri, etik olmayan koalisyon pazarlıkları ve gensoruların tehdit aracı olarak kullanılması gibi sistemsel krizler çözülmüştür. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin yasama ve yürütmedeki etkinliği ve karar alma süreçlerinde sağladığı avantajları açıkça fark edilmektedir."
Karakaya, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, kurtaran ve koruyanların yolunda olduklarını vurgulayarak, "Cumhur İttifakı sadece bir seçim ittifakı olmayıp, Türkiye'ye yönelik iç ve dış kaynaklı hasmane girişimler karşısında, milli ve ahlaki bir duruş ve bu çerçevede sürdürülecek tarihi bir birlikteliktir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye'yi 2053, 2071 hedeflerinin ötesine taşıyacak Cumhur İttifakı'nın eseri olacaktır. Allah'a şükür ki ittifakları proje, gayeleri koltuk, yoldaşları bulaşık, ışıkları kandil, kafaları karışık, siyasetleri melez olanların arasında değiliz." değerlendirmesini yaptı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.