Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 86. yıl dönümünde rahmet, minnet ve özlemle anıyorum.

Atatürk, sadece bir lider değil; fikirleri, vizyonu ve ilkeleriyle bugün de yolumuzu aydınlatan bir rehberdir. Onun önderliğinde kazandığımız bağımsızlığımız, kendi kendimizi yönetme hakkımız ve çağdaş bir ulus olma hedefimiz, bizim için en büyük mirastır. 

Atatürk’ün "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." sözündeki o vücut “naçiz” değil; tüm devletlerin ve milletlerin saygıyla andığı, düşmanların bile selam durduğu tek liderin ta kendisidir. 

Atatürk’ün izinden yürümek, yalnızca onun bıraktığı eserleri korumak değildir; onun ilericiliğini, fikirlerini, insan sevgisini her adımımızda yaşatmaktır. O, her daim bilimin yolundan gitmemizi, aklın ve vicdanın rehberliğinde yürümemizi öğütledi. Bu yüzden bugün bizler, muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için eğitimde, sanayide, bilimde ve kültürde en ileri adımları atmak zorundayız.

Onun açtığı bu aydınlık yolda yorulmadan, yılmadan ilerleyeceğiz. Atatürk’ün bizlere emanet ettiği Cumhuriyeti daha yükseklere taşımak, onu en güzel şekilde geleceğe bırakmak boynumuzun borcudur. Bugün, Atatürk’e olan minnetimizi ifade ederken, onun mirasını koruma ve yaşatma sözü veriyoruz.

Ruhun şad olsun Atam.