ATO Meclis Üyesi Güçlü, ziyareti esnasında yaptığı açıklamada: “Küresel salgınla mücadele ettiğimiz bu günlerde müteşebbislerimizin ekonomimizin çarkını çevirme, istihdamı düşürmeme, genel ekonomik dengeyi muhafaza etme ve katma değer oluşturma adına yapmış oldukları üretimi çok değerli ve anlamlı buluyoruz. Pandeminin insanlara verdiği zarar küresel ve ülke bazlı ekonomileri de zora sokmuştur. Salgının ekonomide ve ticari işleyişte meydana getirdiği olumsuzluk ticaret erbabını ve esnafımızı ekonomik ve moralmen karamsarlığa sevk etmiştir. Ticaret erbabına verdiği ve vereceği zararı minimize etmek adına gayret sarf etmeliyiz. Ekonomideki olumsuzluğun toplumsal yapıya ve insanımıza vereceği zararı düşünerek kamuya ve firmalarımıza çeşitli önerilerimizi ve tekliflerimizi uygun zemin ve zamanlarda belirtiyoruz. Devletimizin ve onun kurumlarının belirttiği kurallara riayet ederek üretimi ve ticareti devam ettirmek milli bir sorumluluktur. İnanıyoruz ki başta sağlık olmak üzere güçlü bir şekilde ayakta duran,tedbir alabilen ve öngörü sahibi firma ve girişimciler ülkemiz ve insanımız için son derece kıymetlidir.Dünya tarihinde uzun aralıklarla yaşanan bu zorlu günlerden sonra birçok sektör ve iş kolu yeniden tanımlanacak,makro ve mikro ölçekli sistem ve ekonomik anlayışlar değişime uğrayacaktır. Küresel bazda güç dengelerinin de değişeceği aşikârdır” dedi.
ATO Meclis Üyesi Güçlü, içine girilen yeni süreçte dikkat edilmesi gereken hususları şöyle sıraladı: “Kamu teşvikleri sektör bazlı sorunları dikkate almalıdır. Kamu kurum ve kuruluşları firmaların, birliklerin, STK’ların ve meslek örgütlenmelerinin talep ve önerilerini dikkate almalıdır.İstihdamın azalması ve daralması uzun vadede firmalarımızı ve ülkemizi zora sokacaktır.Firmaların nakit ihtiyacı bürokrasinin azaltılarak düşük faizli ve uzun vadeli çözülmelidir.Finans kuruluşları ve bankalar firmalarımızın bu zor gününde yanında olmalıdır.Aynı şekilde firmalarımız ve işverenlerimiz de çalışanlarına ve alt taşeronlarına karşı fedakarlık yapmalıdır.Bu zorlu süreçte kimse tek taraflı fedakarlık beklememelidir” dedi.
ATO’da Komite Başkanlığını yürüttüğü sektöre yönelik açıklamasında ise “Doğal taş, mermer ve hazır beton sektörü lokomotif sektörlerden birisidir. Kamu yatırımları ve özellikle yurt çapında belediyelerimiz firmalarımıza destek olmalıdır. Şuanda bir büyük tehlike de nakit ihtiyacı olan firmalarımız, maliyetine ya da maliyetinden aşağıya ürün satışı ve uygulama işleri yapmaktadır. Bu anlayış kendisini sıkıntıya sokacağı aynı işi yapan kişi ve firmaları da sıkıntıya sokacaktır. Piyasaların normal işleyişini ve dengesini muhafaza etmeliyiz.Daha irtibatlı ve istişare halinde olarak firma bazlı değil genel ve sektörel bazlı düşünmeliyiz.Birlikte hareket edip maliyetlerimizi düşürmeliyiz.Ruhsat harçları,kurumsal izinler ve benzeri bürokratik işlemler azaltılmalıdır. Fabrika ve atölyelerimizde çalışanlarımızın sağlıklarını önceleyerek maliyet artışlarını minimize edip üretimlerimizi ve kurumsal yapılarımızı muhafaza etmemiz gerekmektedir” dedi.
ATO Meclis Üyesi Güçlü, açıklamasını “Ticaret erbabı ve esnaflar olarak işimizin zorluğunun farkındayız. Bu noktada başta kamu olmak üzere çalışanlarımızdan, tedarikçi firmalarımızdan,satış ve uygulamadaki muhataplarımızdan empati bekliyoruz.İçinde bulunduğumuz ortamdan çıkış noktası olarak ekonomik ve sosyal birlikteliğimizi ön plana çıkarmalıyız.Makroekonomik dengeleri iyi okumalı bölgesel ve yerel tedbirleri almalıyız.Devletimize,kurumlarımıza ve tüccarımıza olan inancımız tamdır. “EVDE KAL TÜRKİYEM” diyor ve saygı ve selamlarımı sunuyorum” diyerek tamamladı.