Ardıç: Kürtler de bizi anlasın

Sabah Gazetesi yazarı Ardıç, Kürt sorunu ve çözüm yollarına ilişkin 'biz' diye tanımladığı kişilerin hassasiyetini yazdı

Genel seçimler sonrası Türkiye gündeminin ilk iki sırasında yer alan yeni anayasa ve Kürt sorunu tartışmaları daha bir hayli toz kaldıracağa benziyor.

Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç da bugünkü köşesinde Kürt sorununun çözümü noktasında bir takım hassasiyetlere dikkat edilmesi gerektiğini savunarak 'Kürtler de bizi anlamaya çalışsınlar' başlığıyla şu satırları kaleme aldı:

BİZ SİLAHA SARILMIYORUZ! SEÇİMDE OY VERİYORUZ

"Biz" dedim, ağız alışkanlığıyla...
Çünkü ağzımız öyle alıştırılmış...
Size yanlışı biz yapmadık, Türk bürokrasisi yaptı. Türk halkının sizinle hiçbir sorunu yoktur ve olmamıştır. (Oysa, biliyorsunuz, Türk halkının Türk bürokrasisiyle de sorunu vardır, tıpkı sizin gibi! Biz silaha sarılmıyoruz, seçimde oy veriyoruz.)                                                                              40 BİN KİŞİ ÖLDÜ

Sizin deyiminizle "Tece"nin sizinle sorunu olmuştur.
Siz de defalarca ayaklandınız, en sonuncusu en kanlısı oldu. Kırk bin kişi öldü.
Ve biz (tövbe, Türk bürokrasisi) artık bu sonuncusunu bastıramadık.
Bastırmak bir yana, bürokrasi içinde PKK örgütünü "besleyip büyütenler" de görüldü. Faşizm kendine düşman yaratmadan yaşayamaz.

ÇIKARINIZIN BAĞIMSIZLIKTA OLMADIĞINI AKLI BAŞINDA HER KÜRT KABUL EDİYOR!

"Kazanmak" üzeresiniz, kazanmaktan neyi anlıyorsanız...
Bağımsızlık asla sözkonusu değildir ve olmayacaktır, bir kere onu unutun. Kaldı ki çıkarınızın bağımsızlıkta olmadığını aranızda aklı başında her Kürt kabul ediyor.
Yeni bir anayasa yapılacak, bir şekilde "federasyona benzer" bir yapı kurulacaktır.

YAPACAĞINIZ TEK ŞEY VAR: SAKİN VE DE MAKUL OLMAK

İsmi önemli değildir, fazla üzerinde durmayın. Gereksiz ayrıntılara takılmayın, işin özüne bakın.
"Rahaaat bir nefes alacaksınız" diyecektim ama ben şaklaban değilim.
Fakat çok daha mutlu olacağınız kesindir. (Cennet vaat etmiyoruz, bu kendimiz için de geçerli maalesef.)
Bu aşamada yapacağınız tek şey var: Sakin olmak ve de makul olmak.
Dağdan inenler gibi sınırdan girer girmez "geçirdik geçirdik" diye bağırmaya başlayıp bir çuval inciri berbat etmemek, örneğin...

APO BİZİM GÖZÜMÜZDE BİR KATİL, BİR CANİ!

İkinci kırmızı çizgi de Apo'nun serbest bırakılması meselesi...
Sevgili Kürt kardeşlerim, Apo'ya "büyük önder" gözüyle baktığınızı biliyoruz. Öğrendik. Fakat bu adam, bizim gözümüzde de, hukukumuzun kararıyla da, bir katildir. Bir canidir. Dolayısıyla, Türk halkı, Apo'nun serbest kalmasını "şu dönemde" hazmedebilecek durumda değildir.

Biz sizi anlıyoruz, ama siz de bizi anlayın. Politikacılarınız, yöneticileriniz, temsilcileriniz şu dönemde Apo'nun serbest kalmasını "olmazsa olmaz" koşul diye öne sürerlerse, tek dertlerinin bu olduğu kanısını yayarlarsa çok yanlış yaparlar!

ŞU ANDA BAŞBAKAN'IN BİLE APO'YU BIRAKACAK GÜCÜ YOK

Şu anda başbakanın bile Apo'yu bırakacak gücü yoktur. Evet, yüzde elli oy toplamış adamın bile. (Seçimden önce söylediği "ben olsaydım asardım" gibi sözlerin üstünde fazla durmayın, MHP'den oy aktarmak için yapılmış gündelik politika numaralarıydı onlar.)

ÇÖZÜLÜR, ÇÖZÜLÜR MERAK ETMEYİN..

Apo'nun serbest bırakılması, yeni bir anayasanın kabulünden sonra, o bağlamda belki bir "genel af" kapsamında gündeme gelebilir, zorlamayınız. Çözülür, çözülür, merak etmeyiniz.

Yeni dönemde, başbakanı, seçimin eğik düzleminde olduğu gibi sertleştirmeyiniz!
Sabırlı olunuz ve sonbahara kadar kendi anayasa taslağınızı da hazırlayıp getiriniz.

Anahatlarda sorun yok, ayrıntılar tartışmaya da uzlaşmaya da açıktır. (Diyarbakır Lisesi'nde Kürtçe seçmeli ders mi olsun zorunlu ders mi olsun, falan filan.)
Temelde mutabık kalınırsa, konuşarak ve anlaşarak çözülmeyecek hiçbir meselemiz yoktur sizinle aramızda...

ELDE EDEMEYECEĞİNİZİ İSTEMEYE KALKIŞMAYIN

Yeter ki, "elde edemeyeceğinizi istemeye" kalkışmayınız. Çekilmiş ve çektirilmiş bütün acıların karşılıklı olarak bağışlanacağı bir gün yakındır, mutlaka gelecektir, aculluk etmeyiniz. Gözlerinizden öperiz.

Gündem Haberleri

Hem devleti hem cemaati idare edenler var