Epeydir ara verdiğim ünlülerle söyleşilere yeniden başladım. Eskiden söyleşileri sadece teybe kaydederdim. Bu kez mecra genişledi, devreye kamera da girdi. Çünkü bundan böyle yapacağım söyleşiler sadece Cadde'de değil, cumartesi günleri saat 10'dan itibaren Kanal D'de ekrana gelecek 'Magazin D' programında da yayınlanacak. İlk konuğum 'Öyle Bir Geçer Zaman Ki' dizisindeki 'Cemile' rolüyle yıldızı parlayan, Şerif Gören'in 18 yıl aradan sonra çektiği ilk sinema filmi olan 'Ay Büyürken Uyuyamam'da başrolü paylaşan Ayça Bingöl. Sıcak bir yaz gününde sıcak bir söyleşi yaptık Ayvalık'ta, Ayça Bingöl'le.
* Nasıl geçiyor zaman?
Öyle bir geçiyor ki zaman! Bu sene çok hızlı geçti. Tüm kış çok yoğun çalıştık, zamanın nasıl geçtiğini gerçekten anlamadım. Sonra ben bu filme başladım. Yaz bitecek ve tekrar dizi sezonu başlayacak. O yüzden gerçekten çok hızlı geçiyor ama iyi geçiyor.
* Dizinin 'sezon finali'ni ne zaman çektiniz, ondan sonra ne yaptınız?
Haziran ortasında. Sonra üç hafta bir tatil yaptım.
* Nerede?
Los Angeles'a, Vegas'a gittim, New York'a gittim.
* Kiminle?
Eşimle.
* Neler yaptınız ABD'de?
Oyun seyrettik, şovlar seyrettik, gezdik tozduk.
* Las Vegas'ta şansınızı denediniz mi?
1 dolarlık şansım varmış. Onu da cüzdanıma koydum, 'Aaa bunu kazandım' diye. Güzel ve keyifli geçti. Aslında daha uzun bir tatil yapacaktım, ama sonra bu film olunca döndüm.
* Dizi çekilirken çekimler biter bitmez hayata geçirmek istediğiniz planlar var mıydı?
Vardı. Evde oturup uyumak (Gülüyor). Televizyon zaplamak mesela. Şöyle boş boş bakıp.
* Hâlâ hayal mi bu?
Evet, hâlâ hayal.
"Şerif Gören'i çok istedim"
* 'Ay Büyürken Uyuyamam' filmine sizi çeken ne oldu?
Öncelikle Şerif Gören tabii ki. Biyografimde Şerif Gören'le çalışmış olmayı çok istedim. Bu fırsat karşıma çıktı ve hemen bunu değerlendirmek istedim. İkinci de rolü çok çok beğendim. Skalası ve imkanları bir oyuncu için çok geniş, çok iyi bir rol. O yüzden de benim için çok cazip oldu.
* Necati Cumalı'nın bu öyküsünü okumuş muydunuz?
Öyküyü okumamıştım. Senaryodan önce kitabı aldım, okudum. Sonra senaryoyu okudum. Zaten Şerif Bey, oradaki bir öyküden ana hikayeyi kurup, yanına da diğer öyküleri yerleştirmiş. Çok hoş bir kadın hikayesi. Biliyorsunuz o kadar az yazılıyor ki kadın hikayeleri. Ben çok şanslıyım ki hem televizyonda, hem sinemada böylesine kadın hikayelerinin içinde buldum kendimi.
* Genellikle sinemada Fatma Girik'e böyle roller düşerdi, başına her türlü dert gelir, çocukları için saçını süpürge ederdi. Siz de dizide bahtsız Cemile'yi, filmde kızları için şahin kesilen Melek'i oynuyorsunuz. Cemile'den sonra Melek'e geçişte zorluk çektiniz mi?
Anne olmalarının dışında paralellik yok. Zaten bu rolün en cezbedici tarafı da çok ters köşe bir rol olması. Seyircinin çok farklı bir Ayça görecek olması da beni cezbediyor. Bunu ben de çok göstermek istiyorum. İzleyicilerin kafasında rollerle özdeşleşiyorsunuz ya. Ama bizlerin aslında oyuncu olduğunu, her rolü oynayabileceğimizi seyircinin kabul etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun için de cezbedici bir roldü.
* Film, izleyenleri şaşırtıp, ters köşeye mi yatıracak?
Evet, şaşıracaklar.
* Yeni sezon için çekimler ne zaman başlayacak?
13 Ağustos gibi.
* Gece gündüz demeden aylarca süren dizi çekimleri bitti, ardından bu sıcakta film seti. Maşallahınız var yüzünüzde hiç de bitkin, yorgun bir ifade yok, dinç ve enerjik bir haliniz var.
Teşekkür ederim. (Kahkahalar)
* Rica ederim de bu enerjiyi neye borçlusunuz? Vitaminlere mi?
Şöyle tahtalara vurayım. (Önce kulağını çekiyor, sonra elini tahtaya vuruyor)
* Nazar değmesin demiştim...
Teşekkür ederim. Gerçekten iş beni çok heyecanlandırdığı için o yorgunluklar, sıcak bir yere kadar. Bir yerden sonra işin içine, temposuna girince o sıcağı, yorgunluğu unutuyorsunuz. Hayata bakışımla da ilgili bir şey bu. Yorgunum, argınım, ııh gibi tavrım olmaz hayatta.
"Bir sürü vitamin alıyorum"
* Kendinizi dinç tutacak ekstra bir şeyler almıyor musunuz?
Bir sürü vitaminim var aldığım açıkçası. Beslenmeme çok dikkat ediyorum, ara öğünlerde yoğurt yiyorum. Sıcaklarda ağır şeyler kızartma falan yemiyorum. Daha çok meyve yiyorum. Zaten Ayvalık her şey zeytinyağlı. Akşamları hafif ızgaralar, zeytinyağlılar idare edip gidiyoruz.
* Mesleki anlamda kendinizi besleme adına neler yapıyorsunuz?
En çok yaptığım şey yurt dışında oyun seyretmek. Bu sene çok güzel oyunlar seyrettim New York'ta. Beni en çok besleyen şey, gezmek, görmek. Değişik kültürler, tatlar, dokular, tiyatrolar görmek.
İsimler ve çağrıştırdıkları?
Erkan Petekkaya: Canım partnerim
Hazal Kaya: Şirin kız
Şerif Gören: Usta
Wilma Elles: Bıcırık (Gülüyor)
Aras Bulut Eyinemli: Tatlı
Farah Zeynep Atiksoy: Bak şimdi? Canım. Çok güzel.
Emir Berke Zincidi: Oğlummmm. İçime sokarım ben onu.
Mete Horozoğlu: Mavi.
Orhan Alkaya: Sakallı, entel.
Ali Altuğ (Eşi): Hayatım
Cemile: Hüzün
Ali Kaptan: Acımak
Caroline: Öfke
"Üç hafta yoktum, 13 şehidi gördüm, lanet olsun dedim"
* Bu yoğun temponuza rağmen Türkiye'nin gündemini takip edebiliyor musunuz?
Takip ediyorum da, şu an bana hangi gündeyiz diye sorsanız onu bilemeyecek kadar kopuğum hayattan. Üç hafta yurt dışındaydım. Dönüş için uçağa bindiğimde maalesef o tatsız haberi okudum. 13 şehit haberlerinin gazetelerde çıktığı gün döndüm ben. Dedim ki 'Lanet olsun. Üç haftadır yoktum, geldiğim ilk gün 13 şehit.' Eşim askerden yeni geldiği için biraz daha yakından hissettim o acıyı.