Düzenlenen basın toplantısında su konusunun Ankara'nın gündemini bir süre daha meşgul edeceğini söyleyen Gökçek, 'Benim de bitirmeye niyetim yok. Çünkü insanların kafasındaki bütün yanlış düşüncelerin tamamının silinmesi lazım. Şunu kabul etmek lazım ki CHP'li Milletvekilleri ve sol ideolojik yapıya bağlı olan odalar, bir algı yönetimi yapmak suretiyle Ankara'nın suyunun kirli olduğu noktasında insanların belli bir kısmını inandırdı' dedi. Bu inancın yıkılana kadar su konusunun işleneceğini ifade eden Gökçek, 'su kirli' diyenlerden delil göstermelerini isteyeceklerini ifade etti.
AYLİN HANIM YALAN SÖYLÜYOR
Aylin Nazlıaka'nın dün bir bildiri dağıttığını ve kendilerine suçlamalarda bulunduğunu söylen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek Aylin Nazlıaka'nın bildiride ifade ettiği iddiaları sıraladı. 'Aylin Hanım, 'gelenler bizim içeceğimiz ana depodan ve arıtmadan geçen suları değil kuyudan su almak suretiyle insanları yanıltıyorlar' demiş diyen Gökçek bu durumun tek karşılığının 'yalan' olduğunu sözlerine ekledi ve 'Aylin Hanım yalan söylüyor' dedi.
İşte Aylin Nazlıaka'nın evinin paslı su boruları
BU KUYU KESON KUYU
Basın toplantısına Aylin Nazlıaka'nın oturduğu sitenin kaçak kuyu suyu bulunan yerin fotoğraflarıyle devam eden Gökçek, kaçak kuyu suyuna temiz giren insanın kirlenerek çıkacağını iddia etti. Kuyunun keson kuyu olduğunu da dile getiren Gökçek, bu tip kuyuların yüzey sularının birleşmesinden meydana geldiğini söyledi. Gökçek sözlerine şöyle devam etti; 'Yüzey suları 20-30 metreye kadar sağdan soldan süzülen sular demektir. Bunun sağlıklı olması mümkün değil.
AYLİN HANIM NE KADAR SAĞLIKLI SU İÇİYOR!
Depo içerisinden su içiyorlar ve sağlıklı su olduğunu iddia ediyorlar. Deponun betonları çürümüş ve dökülmüş. Aylin Hanım ne kadar sağlıklı yerden su içiyor. Biz orada kaçak şebeke suyu olduğunu da söyledik. Üst katta kaçak bir boru bağlamışlar. İstedikleri zaman kaçak suyu alıyorlar.
Biz birinci numuneyi depodan aldık. Yani dediği gibi numune kuyudan alınmadı. İkincisi 'arıtılıyor' dediği, su 'arıtılıyor' denilen yerden sonra alındı. Yani Aylin Hanım'ın iki tane yalanı var. İkisi de delilli.
SUYUN İÇİNDE KLOR YOK
Eğer suyun içerisinde klor varsa klorla etkileşen bir madde var. Eğer suyun içerisine bundan bir kaç damla damlatırsanız damlattıktan sonra su sararırsa orada klor var demektir. Arkadaşlarımız hemen klor test cihazını aldılar ve depoya çıktılar. Suyun içerisinde klor olmadığı anlaşıldı. Biz o gün kuyudan kesinlikle numune almadık. Sadece depodan ve arıtmadan çıktıktan sonraki numuneyi aldık. Ertesi gün arkadaşlarımız hatları kesmek için gittiler ve kuyudan da numune aldılar.
O su kim bilir nereden geliyor. Her taraf pas ve ondan sonra buradan hasta olunca benim şebeke suyundan temiz su içiyor Aylin Hanım!
Ayın 19'unda sonuçlar çıktı. Sonuçlarda bakteri sayısı 200'ün üzerinde çıkıyor. Makinenin bir özelliği var 200'ün üzerini ölçmüyor. Neden; çünkü öyle bir şey olması ihtimali yok. Bir suda bu kadar bakteri üremisi mümkün değil. Yani makine daha ötesini ölçemiyor.
UTANMADAN SIKALMADAN ANKARA'NIN SUYUNA ÇAMUR ATIYORSUN
Evinde böyle kirli suyu kullanıyorsun, arıtmasını doğru dürüst yapmıyorsun, içerisinde bakteri ürüyor, hastalığı buradan kapıyorsun, utanmadan sıkılmadan yüzün kızarmadan gelip Ankara'nın suyuna çamur atıyorsun. Çamur suratına tamamen bulaştı. Bunun altından kalkması mümkün değil. Önce kendi evini temizle.
KOCASINI ASLANIN AĞZINA ATTI
Bir gazeteci arkadaş sordu, dedi ki, 'Siz ayda 3 Lira bile para ödemiyormuşsunuz nasıl oluyor bu iş?' 'Ben onlarla ilgilenmiyorum, faturaları ödeyen kocam.' yani ne dedi biliyor musunuz; 'ben kocamı aslanın ağzına attım, mahkemeye gönderdim o mahkum olursa olsun, içeriye girsin bir yıldan üç yıla kadar yatsın. benim nasıl olsa dokunulmazlığım var, bana dokunmasınlar.' Bari kocanı koru, ayıp.
TOPLAMDA 749 BİN 605 LİRA CEZA
Bu uygulamadan sonra ASKİ'nin ceza yazması gerekiyor. Cezalar kesinleşti. Konut başına 28 bin 418 lira. İş yeri olan yerler var, İş yerleri başına kesilen ceza da 70 bin 921 lira. 21 yere toplam kesilen ceza 749 bin 605 lira.
NE SÖYLEDİYSEK İSPAT ETTİK
Biz burada ne söylediysek hepsini ispat ettik. Ankara Tabipler Odası veya Aylin veya başka bir oda ortaya tek bir somut belge koydu mu? Tabipler Odası'na bağlı Ankara'da binlerce tabip var. Bu tabiplerden bir tanesinin raporu olmaz mı? Yok, çünkü yalan söylüyorlar. Böyle bir hastalık yok.
KAYNAK: BEYAZ GAZETE