Bilirsin herkes sana “abi” der. Ne de olsa hem büyüğümüz, hem de ilçemizin ileri gelenlerindensin. O yüzden bende genelde sana abi derim, Ümit abi…
Eğitime Gölbaşı’nda yön veren, gelişimine katkı verenlerdensin. Peşinde kumpaslar varken bile “Senin koltuğunu doldurmandan” hep bahsetmişimdir.
Hep bürokrat kalacak değildin ya. Siyaseti tercih ettin. Yıllardır bürokrat olarak sürdürdüğün vatana millete hizmet sevdanı, artık siyasetçi olarak devam ettirmek istedin.
Ak Parti camiası sana kuşkuyla baktı. Camia dışındakilerde seni Ak Parti’li görüp “Hükümetin adamı” dediler, “Taraf” dediler, “yandaş” dediler. Ama sen bunlara aldırış etmedin. Bildiğin, inandığın yolda ilerlemeye devam ettin.
Ama olmadı, siyaset sahnesi seni kabul etmedi, bürokrat olarak kalman bu vatan için daha faydalı olur dediler. Gönül isterdi ki o makamlarda sende olsaydın…
Dedik ya olmadı işte, nasip mi dersin, kader mi dersin, şans mı dersin…
“İstifa ediyorum, artık emekli olacağım, artık siyaset yapacağım” dedin. Sözünü tutmadın. Sözünü tutmadığına sevinenler oldu, kızanlar oldu. Ben ise önce sevinirken, şimdi kızmaya başladım.
İnsanın geçmişte söyledikleri ile gelecekteki yaptıkları arasında farklılıklar olmasını yadırgamam. Çünkü hepimizin başına gelebilecek bir durum nihayetinde. Bu nedenle bu çırpınışlarını anlarım, anlamaya çalışırım.
Ama Ümit abi, dostlarını unutup sana bu yolda destek verenleri kuru selamla geçiştirmeni,
Bu ilçede eğitime katkı verirken, biz değil ben demeni...
İşi en iyi ben bilirim deyip, diğerlerini hor görmeni...
Seni eleştirenlere gülle değil, dikenle gitmeni...
Ortalarda okul aile birlikleri filim fırıldaklarla para pul toplarken kayıtsız kalmanı...
Okul müdürleri arasında ayrımcılık yapmanı...
Her gün öğlen belli siyasetçilerle oturup, diğerlerini görmezden gelmeni...
Sana yakıştıramadım Ümit abi....
Benim bildiğim Ümit Abi bunları yapmazdı,
Yoksa sen bizim bildiğimiz "Ümit abimiz" değilmisin?
ÖZCAN AYDOĞDU